Koronavirüs salgının ABD’de yaygınlaştığı ilk haftalarında Dünyanın en büyük akademik veritabanı olan JSTOR’un normalde ücretli üyelik gerektiren akademik makalelerine erişimi herkese ücretsiz açtığı haberi geldi. Pandemi sırasında birçok ücretli içeriğin erişime açılması artık alışıldık bir hal alsa da bu haberin simgesel bir önemi var. Çünkü JSTORmakalelerine herkesin ücretsiz erişimi meselesi internet teknolojisinin dahilerinden biri sayılan Aaron Swartz’ı intihara sürükleyen olaylar dizisini başlatmıştı.
Hatırlayalım: Aaron Swartz 14 yaşında RSS adı verilen internet içerik besleme teknolojisini geliştiren ekibin içinde yer almayı başardı. 15 yaşında ise IEEEIntelligent Systems dergisinde hakemli bir makalesi yayınlandı, Creative Commonslisans modelinin gelişimine katkılarda bulundu. Daha sonraları dünyanın önde gelen sosyal paylaşım sitelerinden Reddit’in kurucularından oldu. Şirketin satılması ile birlikte Silikon Vadisi’nin genç milyonerleri arasında katıldı. Ancak buradaki hayatında mutlu olamadı ve internet aktivistliğine yöneldi. Bilgiye ulaşma özgürlüğünü ve serbest erişimi savunan, sansürün kaldırılmasına yönelik eylemleriyle tanınan Aaron Swartz, 2009’da Amerikan federal mahkemelerine ait PACER veritabanında bulunan ve ücret karşılığı satılan yaklaşık 18 milyon belgeyi ve 2011’de JSTOR’dan 4 milyona yakın akademik makaleyi bilgisayarına indirip halka açık hale getirmiş ve bundan dolayı “bilgi korsanlığı” ve “yasa dışı dosya indirme” gibi suçlamalarla hakkında 13 kez dava açılmıştı. 35 yıla yakın hapis ve 4 milyon dolar para cezasına çarptırılması söz konusuyken, 11 Ocak 2013’te 26 yaşında kendini asarak yaşamına son verdi. İnternet’in Öz Çacuğu: Aaron Swartz’ın Hikâyesi adlı belgeselde sonu trajedi ile biten bu süreç anlatılıyor. Trajedinin son perdesi ise bu dahi yazılımcının ölümüne yol açan olaylar zincirinin son halkası olan JSTOR makalelerinin, Swartz’ın ölümünden 7 yıl sonra herkesin erişimine açılması oldu.
“Açık erişim” internet aracılığıyla bilimsel literatüre ücretsiz olarak erişilebilmesi ve bu literatürün çeşitli amaçlarla (arama, okuma, indirme, kopyalama, dağıtma, bastırma, bağlantı verme, dizinleme, veri madenlemesi, vb. gibi) finansal, yasal ve teknik engeller olmaksızın kullanılabilmesi anlamına geliyor. Böylece bilimsel araştırmaların görünürlüğü, kullanımı ve etkisinin artacağı, bilimsel keşif yapma ve yenilik sürecinin hızlanacağı ve bunların sonucunda genel refahın artacağı ön görülüyor.
Swartz uğruna mücadele ettiği ve öldüğü açık erişim ve internetteki bilginin ortak mülkiyeti hareketi halen devam ediyor ve şaşırtıcı bir şekilde yıllardır yapılan savunuculuk faaliyetlerinde alınan mesafeden çok daha fazlasını bir virüs başardı. Koronavirüs pandemisi ile birlikte internetteki birçok ücretli makale ve kitap herkesin erişimine açıldı. Araştırmacılar ve akademisyenler için internet hiç olmadığı kadar zengin bir kaynak artık. Bu durum ne kadar devam eder bilinmez ancak şu an için çok çeşitli alanlarda binlerce nitelikli içeriğe ulaşmak mümkün. Açık erişime sahip 25 kaynak merkezini listeledim. Umarım bilgiye ulaşmak pandemi sonrasında da bu kadar kolay olur.