Geleneksel Pazarlama Bitiyor mu?

yazan: Ozgur Kurtulus

Group of Business People Discussing Social Networking

Pazarlama kavramının hızlı ve sarsıcı bir şekilde şekil değiştirdiğini hepimiz gözlüyoruz. Peki gücünü dijital stratejilerden ve sosyal medyadan alan yeni pazarlama yaklaşımı televizyon, gazete reklamları, halkla ilişkiler ve kurumsal iletişim çalışmalarından oluşan geleneksel pazarlamanın işlevini yitirdiği anlamına mı geliyor?

Yaşanan gelişmeler ve değişikliklerle birlikte geleneksel medya ağır şekilde eleştirilmeye başlandı. Günümüzde tüketici ihtiyaçlarının ve alışkanlıklarının değiştiği şüphesiz peki geleneksel kanallar artık bu ihtiyaçları hiç mi karşılamıyor? Açıkça görülen bir şey var ki geleneksel mecralar ve pazarlama yaklaşımları tüketici nezdinden yeterince güvenilir değil. İnternetle büyüyen nesil, 60’lı yıllarda reklamlarda verilen her bilginin doğru olduğunu düşünen ya da daha az şüphe duyan nesilden oldukça farklı. Tüketicinin oldukça bilinçli ve sorgulayıcı olduğu günümüzde bir ürün ya da hizmete ihtiyaç duyan kimse reklamlarla yetinmiyor. Kullanıcıların yorumlarını ürünün artı ve eksilerini görmek istiyor ve bunun için de çoğunlukla interneti kullanıyor.

Sosyal mecralar ürün ve hizmetlerle ilgili olumlu ve olumsuz sayısız yorumla dolu. İsteseniz de istemeseniz de markanız sosyal medyada konuşuluyor. Bu konuşmanın yönünü belirleyebilmek ve markanızı seven ve tavsiye eden gönüllü elçiler yaratmak için yeni pazarlama yaklaşımlarına hakim olmanız ve artık önemli olanın ilişki yönetimi olduğunu fark etmeniz gerekiyor. Geleneksel pazarlamanın kitle pazarlama anlayışından oldukça farklı olarak sosyal medyada tüketiciyi özel hissettirecek bireysel istek, öneri ve şikayetlerine cevap verecek bir anlayış yükseliyor.

Bu noktalarda geleneksel medyanın mevcut ihtiyaçları pek karşılamadığını söylemek yanlış olmaz ancak örneğin televizyon ve gazete reklamlarının henüz ürüne ihtiyaç duymayan kitlede farkındalık yarattığı da bir gerçektir. Burada önemli olan farkındalık yaratılması için yapılması gerekenin gerçekte ne olduğuna karar vermektir. Dijital ortamda markanıza güvenen, hakkınızda konuşan ve çevresine markayı yayan 1000 tane gönüllü marka elçisi yaratıp onlara odaklanmak mı yoksa genele seslendiğiniz ve seçicilerin sizi bulmasını beklediğiniz geleneksel kanallar mı?

Yapılması gereken geleneksel pazarlamayı ölmüş sayıp tek başına yeniyi yüceltmek değil güven eksikliği gibi sonuçlara neden olan hataların tespit edilip iyileştirilmesi ve dijital mecra ile geleneksel mecraların birbirini tamamlayıp destekleyeceği platformlar haline dönüştürülmesidir.

İlgili Yazılar

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.