Dinleyin veya dinlemeyin İntenet’te birileri markanız ve ürününüz hakkınızda bir şeylerden bahsediyor ve bu birilerinin söyledikleri, markanızın söylediklerinden daha inandırıcı olarak değerlendiriliyor. Markanızın ilgilenmemesi, markanız hakkında olumlu veya olumsuz konuların konuşulmadığı, imajınızla ilgili bir fısıltı virüsünün marka yatırımınızı hızlıca eritmediği veya yönettiğiniz takdirde geri dönüşü kat be kat artacak olumlu bir gündem yaratma fırsatının kaçırılmadığı anlamına da gelmiyor. Bunun birçok örneğini, hem Türkiye’de hem de dünyada pek çok marka yaşadı, hem marka tarafında hem de o markanın iletişimine kafa yoran çeşitli alanlardaki tüm ajansları tarafında bundan ders çıkarmak gerek…
Eskiden tüketiciler bir servis veya üründen memnun değilse eleştirilerini iletmek için ya firmaya mektup yazıyorlardı ya da firmanın çağrı merkezini arıyorlardı. Şimdi ise web’in doğrudan ve aynı anda pek çok yerden erişilebilir olması sayesinde yeni bir ürün, servis veya TV programı performansı anında ölçülebiliyor. Ayrıca tüketicilerin tepkileri de neredeyse gerçek zamanlı değerlendiriliyor.
Pazarlama faaliyetlerinin sonucunu ölçebilmek, yapılan yatırımın geri dönüşünü bilebilmek adına çok önemlidir. Dijital platformlar, hedefleme olanakları sayesinde tüketici-marka arasındaki bağın en kolay kurulabileceği ve güçlendirilebileceği alanlardır. Durum böyleyken, dijital çalışmalarımızın yansımalarının takibini yapmak yatırımın karşılığını görebilmek adına kaçınılmazdır. Aslında sosyal medya takibinin bize sağladığı temel katkı tüketicilerimizi ve potansiyel tüketicilerimizi daha etkin dinleme, anlama, değerlendirme ve cevaplama yetisidir. Ek olarak sosyal medya takibi faaliyetlerini sürdürmemiz, kriz ve müşteri ilişkileri yönetiminde de avantaj sağlamaktadır.