Sosyal medyayı kullanan markalar yoğun paylaşımlar ve yaratıcı uygulamalarla fan ve takipçi sayılarını arttırmaya çalışıyorlar. Peki fan sayısı gerçekten bu kadar önemli mi?
Sosyal mecralarda yer alan uygulamalarınızla takipçilerinizi etkilediğinizde ve onlarında etkileşime girerek yorum bırakmalarını ya da paylaşımda bulunmalarını sağladığınızda haber kaynağı uyarıları sayesinde takipçilerinizin listelerine de ulaşmış olursunuz. Böylece markanız ve uygulamalarınız daha çok kişi tarafından görülür ve farkındalık yaratılır.
Ancak böyle bir amaçla daha çok insanı fan haline çevirmek aslında tek başına yeterli değildir. Önemli olan takipçilerinizle etkileşim halinde olmaktır. Araştırmalar takipçilerden yaklaşık %6’sının içerikle etkileşime girdiğini göstermektedir. Bu sayı sadık müşteriler yaratmak için oldukça düşüktür. Aynı zamanda ortalama etkileşim sayısının fan sayısı arttıkça düştüğü unutulmamalıdır.
Sosyal medyada asıl amaç markaya sadık, içeriğe katkı sağlayan, markanın gönüllü olarak elçiliğini yapan bir kitle yaratmaktır. Bunun için de fan sayısını arttırmaktan çok mevcut sadık kitleyi elde tutmak ve etkileşimi güçlendirmek daha önemlidir. Bu amaçla içeriğinizi paylaşan ve onu geliştiren takipçilerinizi belirleyip onların markanıza dair hikayelerini anlatmalarını ve kendi deneyimlerini paylaşmalarını sağlayacak uygulamalar geliştirmek öncelikli hedef olmalıdır.
Fan sayısı daha çok insana ulaşmak için elbette önemlidir. Ancak dikkat edilmesi gereken bu sayının kuru kalabalıktan mı yoksa nitelikli ve hedef kitleyle örtüşen bir topluluktan mı oluştuğudur. Hedef kitleye ulaşmanın yolu ise belirtildiği gibi içerik ve etkileşimi güçlü tutmaktan geçer.